Ayşe Tokyaz’ın katlinin sorumlusu İstibdad rejimidir!

Üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz’ın cansız bedeni 13 Temmuz günü İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde yol kenarında bir valizin içinde bulundu. Henüz 22 yaşında olan Ayşe’nin ölümüne ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında içlerinde Tokyaz’ın sevgilisi olduğu söylenen eski polis memuru Cemil Koç’un da olduğu 7 kişi gözaltına alındı.

Gözaltına alınan Cemil Koç, ifadesinde Ayşe’nin merdivenlerden kaza ile düştüğünü ve hayatını kaybettiğini savunurken, Tokyaz’ı cesedini saklaması için 500 bin liraya bir kişiyi tuttuğunu itiraf etti. Koç, “tasarlayarak öldürmek” suçundan, kendisine yardım eden 6 kişi ise “Tasarlayarak öldürmeye yardım etmek” suçundan tutuklandı. Ayşe Tokyaz ve ailesinin daha önce defalarca polise gittiği ancak şikayetlerinden sonuç alamadığı dava tutanaklarında yer aldı.

Başka bir kadının daha katil zanlısı

Cemil Koç’un Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 24 Temmuz 2023 tarihinde bir sitenin 8’inci katındaki daireden düşerek ölen Ejegül Ovezova ile ilgili yürütülen soruşturmada da cinayet sanığı olduğu ortaya çıktı. Hatta yaklaşık bir hafta önce tamamlanan iddianamede Cemil Koç’un, Ovezova’yı 8’inci kattan iterek ölümüne neden olduğu ve hakkında “kadına karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildiği öğrenildi.

Ejegül Ovezova’nın ölümü sonrası iki yıl hazırlanamayan iddianame, kuvvetli şüpheye rağmen tutuksuz yargılama, defalarca şikâyet edilmesine rağmen yaptırım uygulamama, Ayşe Tokyaz’ın ölümün münferit bir olay değil bu sitemin bir sonucu olduğunu gösteriyor. 2018’de bir plazanın 20. katından düşerek ölen Şule Çet’in katili, bir varil içinde cansız bedeni bulunan Pınar Gültekin’in katili, dün Ejegül Ovezova’nın bugün Ayşe Tokyaz’ın katili mahkemelerde aynı yalanı söylüyor. Çünkü biliyorlar ki, erkek vuruyor devlet koruyor. Bu cezasızlık politikaları her gün en az 5 kadını hayattan koparıyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre, 2025’in ilk 7 ayında en az 235 kadın erkekler tarafından katledildi.

Şiddete karşı mücadeleye örgütlenmeye!

Her fırsatta kadınların kazanılmış haklarına saldıran, kadınların canı söz konusuyken burjuva hukukunu bile işletmeyen İstibdad rejimi kadınları korumak şöyle dursun, kadınların hayatta kalmalarının önündeki en büyük engeldir. Bugün kadınların önünde hayatta kalmak için örgütlenmek ve mücadele etmek dışında bir seçenek yok. Bu yüzden Devrimci İşçi Partisi tüm emekçi kadınları İstibdada ve erkek egemen kapitalist sisteme karşı mücadeleye ve örgütlenmeye çağırıyor!

• Kadınlara karşı işlenen cinayet, şiddet, taciz, tecavüz gibi suçlarda ağırlaştırılmış ve caydırıcı cezalar uygulansın!

• Kadınlara yönelik suçların görüldüğü davalarda “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimi kaldırılsın!

• Kadınların şiddetten korunabilmesi için gece sokaklar iyi aydınlatılsın. Geceleri kamu ulaşımı yaygınlaştırılsın. Kamu ulaşımı ücretsiz olsun.

• Fabrikalara ve iş yerlerine personel servisi zorunluluğu getirilsin. Havanın karanlık olduğu saatlerde kadın işçiler evlerinin önünden alınsın.

• Her bölgeye yeterli sayıda kadın sığınma evleri açılsın!

• Şiddet gören, tehdit altında olan bütün kadınlara ekonomik güvence ve iş imkânı sağlansın!

• Şiddete, tacize, tecavüze maruz kalmış bütün kadınlara ücretsiz psikolojik destek sağlansın!

• Kreş yardımı sadece belli bir kadın oranına sahip fabrikalarda değil, bütün fabrikalarda sağlansın!

• Her iş yerine kreş açılsın!

• İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararı iptal edilsin! Kadınları koruyan yasalar uygulansın!

• Özsavunma evrensel bir haktır, nefsi müdafaa uygulayan kadınlar yargılanamaz!

• Kadına yönelik şiddeti anında savuşturmak için fabrikalardan, iş yerlerinden, sendikalardan, mahallelerden başlayarak her alanda özsavunma örgütlenmeleri kuralım!