Orman işçisi kadro istiyor! Boş vaatlere HAYIR!
Başbakan Binali Yıldırım, katıldığı bir toplantıda tribünde yer alan Öz Orman İş üyesi işçilerin sloganlarıyla karşılandı. AKP yanlısı sendika işçileri "evet" propagandası için salona doldurmuştu. Ama işçiler salonu "kadro isteriz" sloganlarıyla inletti. Öyle ya, işçinin canını yakan sorun belli. Kimsenin önceliği Türkiye'nin anonim şirket gibi yönetilmesi ve milletin başına Cumhurpatronluğu rejiminin getirilmesi değil.
Binali Yıldırım'ın sloganlara cevaben “Geçici orman işçilerin sorunlarının çözümü konusunda taleplerinizi sağır sultan bile duydu. Sorununuzu en açık bir şekilde, en yüksek perdeden burada ilettiniz. Siz görevinizi yaptınız. Şimdi, bize düşen sizin sorunlarınızı torunlara havale etmek değil, çözmek” dedi. Çözmek de nasıl çözmek? İşçinin hakkı olan kadroyu verecek misiniz? Uygun bir çözüm bulacaklarmış. Yol işçisine, sağlık işçisine, belediye işçisine buldukları "çözüm"ler gibi olacaksa orman işçileri yandı.
Geçici işçiler, taşeron işçileri yıllardır kadro istiyor. Aslında taşeron işçisi mahkeme kararlarıyla kadro hakkını aldı. Hileli şekilde asıl işte çalıştırılan yüz binlerce taşeron işçisi için yüklü tazminat hakkı doğdu. Ancak hak, hukuk, adalet taşeron işçisinin yakınına uğramıyor bir türlü. Taşeron işçiler mahkeme kararlarını uygulatmak istiyorlar ama sürekli nasihat alıyorlar.
7 Haziran ve 1 Kasım seçimleri öncesinde taşeron işçisine kadro vaad eden AKP iktidarı, aslında yeni bir şey lütfetmiyor, işçinin hukuki hakkını teslim ediyordu. Ne var ki mahkeme kararlarını uygulayıp işçiye hakkı olan kadroyu vermek yerine "Özel Sözleşmeli Personel" adı altında ucube bir statü icat ettiler. İşçiye bunu kadro diye yutturmaya çalıştılar. Halbuki bahsettikleri özel sözleşme taşeron işçisini memurların koşullarıyla işe alıyor ama iş güvencesi olmadan ve yine fiilen geçici statüde çalıştırıyordu. İşin iç yüzü ortaya çıkınca taşeron işçilerinin tepki göstermesi üzerine bu uygulama da hayata geçmedi.
Orman işçileri için hükümete yakınlığı ile bilinen Öz Orman İş Sendikası daha önce de kadro umudu vermişti. Sendika başkanı Settar Aslan sekiz ay önce hükümetin çalışmalarını yakından takip ettiğini ve işçilerin istediği gibi sonuçlanacağına güveninin tam olduğunu açıklamıştı. Geçen zaman zarfında hiçbir çalışma yapılmamış olduğu Binali Yıldırım'ın lafı eveleyip gevelemesinden belli.
Referanduma kadar boş lafla oyalayıp, evet çıkarsa işinizi halledeceğiz propagandası yapıyorlar. Peki evet çıkar da daha önce bin kez yaptıkları gibi Orman işçisine de verdikleri sözleri tutmazlarsa ne olacak? Orman işçisi hakkını nasıl arayacak. Mesela mecliste bir milletvekiline soru önergesi verdirerek sorunlarını gündeme taşıyabilecek mi? HAYIR! Mahkemelerde hakkını arayabilecek mi? Hakkını aldığında uygulatabilecek mi? İşini kaybetme pahasına işçilerin hakkını Cumhurpatronuna karşı savunabilecek hakim bulabilecek mi? HAYIR! Orman işçisi eylem yapsa, kadro yoksa üretim de yok dese, birbiri ardına grevleri yasaklayan Cumhurpatronu ben hata etmişim affedin mi diyecek? HAYIR!
O zaman siz Başbakan'ın karşısında sarı sendikacıların düzenledikleri tiyatroya bakmayın. İşçinin sandıkta söylemesi gereken belli: HAYIR!