Adalet direnen işçilerle gelecek!
Hamdi Topçu’yu sözleşme masasına gelmeye çağıran Ayçin, halk isyanında popülerleşen sık bakalım sloganlarını hatırlatarak, hem eylemlerle hem de yargı kararlarıyla sıkışan Topçu’ya sözleşme masasında delikanlının kim olduğunu göreceğiz dedi.
THY’de grevde olan Hava-İş sendikası üyesi işçiler “Adalet hemen şimdi!” sloganıyla Çağlayan adliyesinde eylem yaptı. 70 gündür süren THY grevinin ilk gününden itibaren Hava-İş sendikası THY yönetiminin yasadışı yollarla grevi kırmaya çalıştığını, kapsam dışı personeli, part-time çalışanları, Sunexpress adlı özel havayolu şirketine bağlı çalışanları ve apar topar işe alınan yeni işçileri grev kırıcı olarak kullandığını söylüyordu.
THY’nin grev kırıcılığı önce İstanbul 1. İş mahkemesi tarafından bilirkişi raporuyla tespit edildi daha sonra 8 Temmuz’da ise 5 no.lu İş Mahkemesi THY yönetiminin grev kırıcı uygulamalarına karşı ihtiyadi tedbir kararı aldı. Bu karara göre yukarıda saydığımız ve sayısı binlere ulaşan grev kırıcı personelin greve çıkan işçiler yerine çalıştırılması yasal olarak engellenmiş durumda.
Ne var ki karar çıkalı beri THY yönetimi fütursuzca grev kırıcılığına devam ediyor. Mahkeme kararını kamu aydınlatma platformuna bildirmesi gerekirken bildirmiyor. THY Yönetim kurulu başkanı sağda solda çıkıp THY’de grev yok demeye, açık açık yalan söylemeye devam ediyor. Hava-İş sendikası son derece açık olan mahkeme kararını uygulatmak için çok sayıda girişimde bulundu. Sendika, T.C Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul İş Kurumu ve Çalışma İl Müdürlüğüne denetim için 4 defa başvurduktan ve sonuç alamadıktan sonra bu kurum aleyhinde de savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Çağlayan önündeki basın açıklamasında Hava-İş Başkanı Attilay Ayçin, “yaptığımız başvurunun, suç duyurusunun, açtığımız davaların, aldığımız kararların sayısını unuttuk” diyerek yaşadıkları durumu anlattı ve karşılarında sadece THY yönetiminin değil her türlü hukuksuzluğa arka çıkan AKP hükümetinin bulunduğunu bir kez daha vurguladı.
Atilay Ayçin THY grevinde yaşanan hukuksuzluktan hareketle son dönemde yaşanan ve Gezi ile başlayan halk isyanına da değindi ve “İşçiler birer birer alınterinin karşılığını alamadıkları için greve çıkıyorlar, Geziye çıkıyoruz terorist ilan ediliyoruz, Taksim’e çıkıyoruz terörist ilan ediliyoruz, mahkeme kararı alıyoruz uygulatamıyoruz, greve çıkıyoruz polis ablukası ile karşılaşıyoruz, tencere tava çalıyoruz komşumuza ihbar ettirilmek isteniyoruz, bu durumda ne yapalım hakkımızı nerde arayalım, silah alıp dağa mı çıkalım” dedi. Ayçin, çağrılarının sağırlara değil hakkını aramakta olan onurlu ve cesur insanlara olduğunu söyleyerek tüm halkı THY grevine sahip çıkmaya çağırdı.
Hamdi Topçu’yu sözleşme masasına gelmeye çağıran Ayçin, halk isyanında popülerleşen sık bakalım sloganlarını hatırlatarak, hem eylemlerle hem de yargı kararlarıyla sıkışan Topçu’ya sözleşme masasında delikanlının kim olduğunu göreceğiz dedi.
THY grevinin Hava-İş’in gücünün çok gerisinde bir etki yaratmış olmasında en önemli payın yargısı, yürütmesi ve yasamasıyla tüm iktidarı karşısına alarak yürümek zorunda kalması olduğunu defalarca vurguladık. Bir kez daha görüyoruz apaçık hukuki hakların teslim edilmesi bile aylarca süren çetin mücadeleleri gerektiriyor. Mahkeme kararları alındıktan sonra onların uygulatılması için de yine mücadele, mücadele, mücadele gerekiyor. THY’nin grevci işçileri bu kararlılığı 305’in 14 aylık direnişinin ve 70 günlük grevin ardından sürdürüyorlar. Halk isyanını emeklerinin, yüreklerinin ve bileklerinin gücüyle sürdürüyorlar.
