İzmir'de açlık grevlerine destek eylemi
Cezaevlerinde 54. Güne vararak gün geçtikçe daha kritik bir duruma gelen ve 680 mahkum tarafından gerçekleştirilen açlık grevleriyle dayanışma amacıyla BDP İzmir İl Örgütü günler öncesinden 4 Kasım Pazar günü gerçekleştirmek üzere bir eylem planlamıştı. Eylem Basmane meydanından başlayarak Konak eski Sümerbank önünde basın açıklaması ile sonlandırılacaktı.
Fakat Kürt halkının eylemliliklerinin neredeyse hepsine bu süreçte yapıldığı gibi valilik ve emniyet eliyle eylem engellenmeye çalışıldı, DİP olarak açlık grevcileri Cuma günü ziyaret ettiğimiz sırada da sivil polisler BDP il örgütüne gelip Pazar yapılacak eylemin yasaklı olduğunu iletmişlerdi. Basmane’de buluşma saati 14:00 olarak belirlenmiş olmasına karşılık saat daha 13:00 bile değilken meydan kontrol noktaları, bariyerler, TOMA’lar ve binlerce polisle ablukaya alınmış, yürüyerek geçmek bile binbir aramaya ve engele tabi kılınmıştı. Eyleme katılacak kitle Newroz’larda ya da başka eylemlerde de yıllardır yaşandığı gibi yasaklı alandan önce BDP il başkanlığı önünde toplanmaya başladı. Uzun süren bekleyiş sırasında “Tecriti kaldırın, ölümleri durdurun”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur”, “Anadil haktır, engellenemez” sloganları atıldı. Kitle zaman içinde toplandıkça ve yürüyüşe izin çıkmayınca eylem gerginleşmeye ve sloganlar keskinleşmeye başladı. Kitle sertleşip barikatı yarmak istemeye başladıktan bir süre sonra bariyerler kaldırıldı ve Basmane’ye yürüyüş yapılmasına izin verildi.
Sloganlar, alkışlar, zılgıtlar ve ıslıklarla meydana gelen kitleye burada BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık seslendi. Sakık konuşmasında Erdoğan’ın açlık grevlerindeki tutumuyla tamamen eski ölüm orucu ve açlık grevlerinde yönetimde bulunan hükümetler gibi konuştuğunu belirtti. Sakık: “12 Eylül'ün yöneticileri, 1984 yılındaki açlık grevlerinde 'Gizli gizli yiyorlar' dediler, 4 kişi hayatını kaybetti. Yıl 1996, Başbakan'ın geldiği gelenek Refah Partisi iktidar. O dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan, Diyarbakır'daki açlık grevi için `kantinden stok yaptıklarını yiyorlar' dedi, 16 insan yaşamını yitirdi. Yıl 2001 DSP, MHP ve ANAP koalisyonu vardı. O dönemin Adalet bakanı Hikmet Sami Türk, aynı açıklamayı yaptı, 112 devrimci yaşamını yitirdi. Şimdi yıl 2012 başbakan Tayyip Erdoğan. Devlet geleneği değişmiyor, aynı şeyi söylüyor.". Sakık, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, partisinin Kızılcahamam'daki toplantısında, birçok kişinin idam cezasının geri getirilmesini istediğiyle ilgili sözlerine de değinip, "Kampta 'İdam gelebilir' diyorsun. Kürtler, Cumhuriyet'in kuruluşundan bu güne kadar ataları idam edilerek geldi. Şeyh Sait, Öcalan'ın atasıdır, bizim atamızdır, Seyit Rıza, Öcalan'ın atasıdır, bizim atamızdır. Saidi Nursi, Öcalan'ın atasıdır, bizim atamızdır. İstiklal Mahkemeleri'nde binlerce Kürdü astınız, onlar bizim atamızdır. Kürtler size boyun eğmediler. Hele bugün Kürtleri idamla tehdit etmek abesle iştigaldir. Ama sayın Başbabakan, daha birkaç ay önce üçüncü yargı paketinde siz MHP ile birleştiniz ve 7 tane TİP'li devrimciyi öldüren katilleri affettiniz. Geçen gün 89 yıllık Cumhuriyet'in kuruluşunu kutladınız ama bu cumhuriyet, Kürtlere ve bütün muhaliflere zulüm yaptı" diye konuştu.
Devrimci İşçi Partililer de eylem boyu bayraklarıyla kitlenin yanındaydı. Eyleme ayrıca Partizan, Devrimci Hareket, TKP 1920 ve Kaldıraç destek verdi.