Metal işçisi kadınlar erkek egemenliğine, şiddete karşı mücadelede en önde!

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü için Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu Gebze Kent Meydanı’nda 24 Kasım Cuma günü bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Birleşik Metal İş Sendikası’na bağlı Gebze şubesine, Gebze 2 No’lu ve İstanbul 1 No’lu şubelerine üye metal işçisi kadınlar saat 18.00’da Gebze şube binasının önünde buluşarak sloganlarıyla, ıslıklarıyla Gebze Kent Meydanı’na yürüdü.

Kadınlar “Erkek egemen sömürü düzeni şiddet, taciz, savaş demek; değiştireceğiz!” yazılı pankartın arkasında erkek egemen kapitalist düzene karşı mücadeleyi yükseltme çağrısı yaparak yürüyüşlerine başladı. Birleşik Metal İş Kadın Komisyonu adına eylemin açılışını yapan kadın işçi, kadın cinayetlerinin her geçen yıl arttığını, neredeyse her gün bir kadının katledildiğini ancak metal işçisi kadınların artık buna karşı susmadığını, sesini yükselttiğini söyleyerek başladı. Bu kadar çok öldürülmesinin, kadınların şiddetle, tacizle, tecavüzle karşı karşıya kalmasının sebebinin kadınları koruyacak yasaların uygulanmaması olduğunu vurguladı. Ayrıca kadın dayanışmasının sınır tanımadığını, metal işçisi kadınların Siyonist İsrail’in saldırısı altındaki Filistin halkının da yanında olduğunu söyledi.

Metal işçisi kadınlar eylemde, “Yaşasın kadın dayanışması!”, “Kadın yaşam özgürlük!”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!”, “Boşanmayı değil cinayeti engelle!”, “İnadına sendika inadına DİSK!” sloganlarını attı.

Basın açıklamasını Gebze şubesinden Gizem Algan ve Gebze 2 No’lu şubeden Zeynep Çam okudu. Birleşik Metal İş Kadın Komisyonu imzalı açıklamayı okuyan Gizem Algan, “Şiddete karşı sıfır toleransın başta işyerlerimiz olarak yaşamımızın her alanında uygulanması, şiddet ve tacizden arındırılmış bir yaşam talebimizi yükseltmek için burada toplandık.” dedi.

Sorunun temelinde erkek egemenliği ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği olduğunu vurgulayan Algan sözlerine şöyle devam etti: “Erkek egemen düzen, kadını yaşamın her alanında ikincilleştiriyor, emeğini değersiz kılıyor, kadını sosyal yaşamdan uzaklaştırmak istiyor. Kadını aile ile özdeştirerek, bir birey olduğumuzu unutturmak istiyor.”

Zeynep Çam “Bizler metal işçisi kadınlar şiddete, cinsel tacize, kadın cinayetlerine, erkek egemen düzene ve eşitsizliğe karşı sesimizi yükseltiyoruz. Tüm demokratik kitle örgütlerini, sendikaları, siyasi partileri kadına yönelik şiddete ve tacize karşı harekete geçmeye çağırıyoruz.” diyerek Birleşik Metal İş Kadın Komisyonu’nun taleplerini okudu.

Birleşik Metal İş Kadın Komisyonu’nun açıklamasında aşağıdaki talepler yer aldı:

• Çalışma yaşamında şiddet ve tacizi ortadan kaldırmayı hedefleyen ILO’nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi Onaylansın!

• İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Kanun etkin bir şekilde uygulansın!

• İşyerlerinde kadına yönelik şiddet ve tacize karşı “sıfır tolerans” hayata geçirilsin. Şiddet ve tacizi önleyici politikalar ve prosedürler oluşturulsun, farkındalık çalışmaları, eğitimler yapılsın!

• Kadına yönelik her türlü ayrımcılık sonlandırılmalı, eşitlik politikaları hayata geçirilmelidir. İstihdamda, eğitimde fırsat eşitliği sağlansın, cinsiyetçi iş bölümü sonlandırılsın!

• Şiddet ve tacize maruz kalmış kadınların istihdama girişini kolaylaştıracak önlemler alınmalıdır!

• Kadının üzerinden bakım yükünü alacak sosyal politikalar hayata geçirilmeli, ücretsiz kreş ve yaşlı bakımevleri yaygınlaştırılmalıdır. Ebeveyn izni verilmeli, kreş uygulaması erkek işçileri de kapsamalıdır!

• Yürüdüğümüz, işten eve döndüğümüz, gezdiğimiz bütün sokaklar daha iyi aydınlatılsın! Karanlık ara sokak kalmasın!

• Kadın sığınakları arttırılsın!

• Kadınlar için akşam saatlerinden sabaha kadar ücretsiz kamu ulaşımı sağlansın!

• Medeni Kanun’dan doğan haklarımıza, nafaka hakkımıza dokunma! Boşanmayı değil, şiddeti ve tacizi durdurun!

• Kadın cinayetlerinde iyi hal ve tahrik indirimlerinin cinsiyetçi uygulamalarına son verilsin!

• Medyada şiddet ve tacizi meşrulaştıran, normalleştiren yayınlar sonlandırılmalıdır!

• Sendikalar tüm demokratik emek ve meslek örgütleri kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerine karşı mücadeleyi politikalarının parçası haline getirmelidir!