Hendek davasında karar verildi: İstibdadın hâkimleri patronların tehditlerine boyun eğdi
Sakarya Hendek’teki Coşkunlar havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020’de yaşanan 7 işçinin hayatını kaybettiği, 128 işçinin yaralandığı iş cinayetine ilişkin patron Yaşar Coşkun ve Ali Rıza Coşkun ile fabrika müdürleri, ustabaşı ve İSG uzmanlarına karşı açılan davanın karar duruşması 28 Şubat’ta Sakarya 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Patronlar üzgün geldi, gülerek çıktı
Karar duruşmasından önce aileler bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada söylenecek tüm sözlerin verilecek karara bağlı olduğuna dikkat çekildi. Açıklamadan sonra duruşma salonuna girmek isteyen aileler, polis listesinde isimleri olmadığı gerekçesi ile polis tarafından engellenmek istendi. 31 Ocak’ta başlayıp 2 gün süren ve karar verilmesi beklenen duruşmada, mahkeme ailelerin taleplerine, mücadelesine kulak verir gibi yapmış ve sanıklardan olası kasta ilişkin ek savunma talep etmişti.
Patron Yaşar Coşkun, daha önceki duruşmalarda da yaptığı gibi savunmasını saatlerce uzattı, MÜSİAD’ı ve AKP’yi savunmayı eksik etmedi. Mahkeme heyetine ve savcılara aba altından sopa göstermeyi ve ölen işçilerin canı için para teklif etmeyi ihmal etmeyen patron Yaşar Coşkun, “işini” üst mahkemelerde halledeceğini tekrar etti. Diğer sanıklar dinlendikten sonra en son, patron Yaşar Coşkun’un avukatlarına söz verildi. Avukatlar savunma yapmak yerine şikayetlerden vazgeçilmesi ve patron Yaşar Coşkun’un tahliye edilmesi karşılığında, ödeyecekleri kan paralarının reklamını yapmayı ve aileleri tahrik etmeyi tercih ettiler.
Mahkeme patrona boyun eğdi
Mahkeme heyeti, patronların her duruşmada Erdoğan’ın, Soylu’nun adını zikretmesine kayıtsız kalmayarak ailelerin yıllardır süren mücadelesine, adalet taleplerine gözlerini kapattı. Patronlar Ali Rıza Coşkun ve Yaşar Coşkun’un cezalarında indirim uygulanarak bilinçli taksirden ayrı ayrı 16 yıl 3 ay hapis cezası verildi, Ali Rıza Coşkun yaşından ötürü tutuksuz yargılandığı için davada tek tutuklu Yaşar Coşkun kaldı. Patronların olası kasttan (ölüm ihtimali öngörülebilmesine rağmen önlem almama) ceza alma ihtimalleri, iş cinayetlerine yönelik süregelen cezasızlık politikasına karşı olumlu bir gelişme olarak görülmekteydi. Ancak tüm sanıklara taksir suçundan (kaza ihtimalini öngörmeyerek önlem alınmaması) ceza verildi. Çoğu bölümünün kaçak olduğu, daha önce iki kere patlamanın yaşandığı ve bu patlamalardan dolayı patron Yaşar Coşkun’a ceza verildiği fabrikada yaşanan katliam göz göre göre yaşandı. 7 işçinin canını göz göre alan patrona adeta trafik kazası yapmış gibi ceza verildi!
Hesap sormaya devam edeceğiz!
Aileler karar verildikten sonra mahkeme önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Katillerin üç kuruş karşılığında serbest bırakıldığını söyleyen aileler, Emniyet Müdürü’ne, Süleyman Soylu’ya ve Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek karardan memnun olup olmadıklarını sordular. Verilen kararı kabul etmediğini söyleyen aileler, canlarının hesabını sormaya devam edeceklerinin altını çizdi.
Hendek katliamı davasında verilen karar işçi canlarının nasıl hiçe sayıldığını bir kez daha göstermiş oldu. İşçinin canını en ucuz maliyet kalemi olarak gören, patronlara ise sınırsız sömürü vadeden bu çürümüş sistem yargısıyla, kolluğuyla emekçinin düşmanı olduğunu her seferinde daha fazla gözler önüne seriyor. İşçiler çalışırken ölmemek, toprağın altına giren arkadaşı için adalet aramamak için birleşmeli; bu katliam düzenine karşı örgütlü gücüyle çıkarak kendi adaletini kendisi yaratmalıdır!