Sivas Katliamı'nın 29. yıldönümü için İstanbul İkitelli’de anma
Devrimci İşçi Partisi, Sivas katliamının 29. yıldönümü öncesinde katliamda yitirdiklerimizi anmak, Sivas’ın anlamını ve derslerini konuşmak için Devrimci İşçi Partisi İkitelli bürosunda anma etkinliği gerçekleştirdi.
DİP Genel Başkan Yardımcısı Levent Dölek yaptığı sunumda Sivas katliamının devletlû bir katliam olduğunu, katliamın azmettiricisinin bizzat devlet olduğunu belirterek sözlerine başladı. Sivas’ta otelin önünde toplananların kendi kendilerine vazife çıkaranlar olmadığını, katliamın sorumlularının hemen ertesinde yaptıkları açıklamalarla durdukları yeri belli ettiğini dile getirdi. Dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu’nun “olayın münferit olduğu”, “ağır tahrik bulunduğu” açıklaması, başbakan Tansu Çiller’in “otelin dışındaki vatandaşların zarar görmedikleri”ne dair duyduğu memnuniyeti vurgulayan Dölek, şimdilerde altılı masanın bir ayağı olan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Sivas’ı bir katliam olarak görmediğini de ekledi. O dönemki başbakan yardımcı ve SHP genel başkanı Erdal İnönü’nün devletin katliama yaklaşımını kabullenen ve onaylayan açıklamanın CHP’nin asıl yüzü olduğunun ve düzenin bir diğer ayağı olan bu geleneğin, siyasal İslamcılara karşı Alevilere bir güvence olduğu yanılsamasının gerçeği yansıtmadığının altını çizdi.
Mezhepçiliğe, kardeş kavgasına karşı sınıf mücadelesi
1993’e gelinirken özellikle dikkat edilmesi gerekilenin 12 Eylül askeri diktatörlüğünden silkinerek çıkan işçi sınıfı ve emekçi halkın yükselen mücadelesi olduğunu belirten Levent Dölek, benzer bir atmosferin bugün de mevcut olduğunu söyledi. Madenci yürüyüşünden kamu emekçilerinin mücadelesine, sınıf mücadelesi yükselmeye başladığında buna set çekmenin en kullanışlı aracının mezhepçilik ve kimliklerde ayrışma olduğu dile getirdi. Devrimci İşçi Partisi’nin kimliklerde ayrışmayı reddetmesi ve sınıf kavgasında birleşme çağrısının hem bir kurtuluş yolu hem de nefsi müdafaa halinde olan Alevilere bir güvence olduğunu vurgulayan Dölek, sözlerini örgütlenme çağrısı ile bitirdi.
Sunumun ardından alınan sözlerin, iç savaş kışkırtıcılığına karşı örgütlenme zorunluluğu üzerine tartışmaların ve Sivas’a adanan türkülerin bağlama eşliğinde seslendirilmesinin ardından etkinlik sona erdi.
