Salgınla mücadelede örnek ülke “Çin”: Test yapanla yapmayan bir olur mu?

çin

İktidar ve iktidar yanlısı medya Türkiye’nin Koronavirüs salgınıyla mücadelede diğer ülkelere karşı bir başarı öyküsü yazdığını söyleyip duruyor. Bu bir öykü değil, masal. Salgında tam bir felaket tablosuyla karşı karşıyayız. Eğer örnek bir mücadele görmek istiyorsak iktidarın propagandasına değil, gerçeklere bakmalıyız. Bu şekilde baktığımızda ise mükemmel olmasa da dünyanın geri kalanına göre çok daha başarılı bir tablo çizen Çin örneği karşımızda duruyor.

Çin, Mayıs ayında yalnızca 5 (beş) yeni hasta tespit edilmesi üzerine 11 milyonluk Wuhan şehrinin tamamına test yaptı ve 300 virüs taşıyıcısı tespit etti. Yine Ekim ayında 4,7 milyonluk Kaşgar şehrinde yapılan taramalarda belirti göstermeyen ancak virüs taşıyıcısı olduğu belirlenen bir kişi tespit edilince tüm şehre test yaptı ve 183 hasta tespit etti. Hatırlatalım, Mart ayından bugüne kadar 83 milyon nüfusluk Türkiye’nin uyguladığı toplam test miktarı turkuaz tabloya göre yalnızca 16 milyon. Yanlış anlaşılmasın, Türkiye 16 milyon kişiye test yapmadı. Bir kişi birden fazla test olabildiğinden mükerrer testlerin bu sayıya dâhil olduğunu hatırlamakta fayda var. Çin, Nisan ayından itibaren günlük yeni vaka sayılarını onlu yirmili rakamlarda tutabilmiştir. Birçok bölgelede vaka sayılarını tamamen sıfırlamıştır. Vakaların ezici bir çoğunluğu da yurtdışı kaynaklıdır. Yerel düzeyde vaka tespit edildiğinde ise devlet o bölgenin tüm yaşayanlarına test uygulayıp virüsün adeta başını ezmektedir.

Koronavirüsün dünyada ilk tespit edildiği 1,4 milyarlık nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkesi Çin, şu an dünyanın en az vaka görülen ülkelerinden biri. Oysa Avrupa kıtasındaki Çin’den çok daha zengin pek çok ülke virüsten kırılıyor. Çin’de kapitalist restorasyon başka alanlarda olduğu gibi sağlıkta da piyasaya ve özel sektöre önemli alanlar açmışsa da Çin devriminin kazanımı olarak hâlâ varlığını sürdüren kamusal sağlık sistemi ve ülkeyi tümden piyasa anarşisine teslim etmeyen planlama uygulamaları bu başarının anahtarıdır.

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Aralık 2020 tarihli 135. sayısında yayınlanmıştır.