İşçinin ekonomisi: Honda fabrikasının kapatılması neyi gösteriyor? İşçi sınıfının çözümü nedir?

İşçinin ekonomisi: Honda

Honda otomobil şirketi Gebze’de bulunan fabrikasının 2021 yılında Honda Civic marka araba üretimine son vereceğini açıkladı. Fabrikanın kapatılması söz konusu. Şirket elektirikli otomobil üretimine ağırlık vermek için bu kararı aldığını söylüyor. 700’den fazla çalışanın geleceği ise belirsiz.

Uluslararası otomotiv tekellerinin, yetişmiş ve ucuz işgücünü sömürmek için Türkiye’yi tercih ettiği biliniyor. Renault, Fiat, Mercedes, Toyota gibi Honda da aynı şekilde yıllardır yüksek kârlar elde eden emperyalist bir şirket. Honda, diğer Japon şirketleri gibi sendika düşmanlığı ile meşhur. Şirket yönetimi Gebze fabrikasında Türk Metal’in örgütlenmesine bile işten çıkarmalar ve baskılarla cevap vermişti.

Honda’nın yıllarca bu ülkenin işçilerini sömürüp kasasını doldurduktan sonra Türkiye’den çekilme kararı vermesi, hem çalışanların işsiz kalması hem de yılda 50 bin araç üretme kapasitesindeki bir üretici gücün ortadan kalkması demek. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut bu durum karşısında Japonya’ya giderek Honda’yı ikna etmeye çalışacaklarını açıkladı. Slovakya’nın, İngiliz tekeli Jaguar Land Rover’a fabrika kurması için 800 milyon Avro’luk teşvik verdiğini hatırlatan Ermut’un planının milletin birikimlerini Japon tekeline sunmak olduğu anlaşılıyor. Hükümetin kıdem tazminatını fona devretme planıyla Japon tekeline sömürmek için daha ucuz ve bol işgücü vaat edeceğine de kuşku yok!

Patronların iktidarından başka türlü bir çözüm beklenemezdi zaten. Ancak bu sözde çözüm kapitalist sistemin çürümesinin ve iflasının da bir göstergesidir. Koskoca üretim tesislerinin çalışması patronların kâr ve sömürü beklentilerinin karşılanmasına bağlı. Bir işçi emekçi hükümetini savunan Devrimci İşçi Partisi aynı durum için farklı ve gerçek bir çözüm öneriyor. Japon tekeline ait fabrika tazminatsız olarak işçi denetiminde kamulaştırılmalıdır. Hem üretimin hem istihdamın devam etmesi böylece mümkündür. İşçi denetiminde ve kamu mülkiyetinde kâr için değil planlama hedeflerine göre üretim yapacak olan bu fabrika, işçi çıkarmayacağı gibi, iş saatlerini azaltarak, yeni vardiyaları açarak işçi çıkarmak yerine istihdamı arttırabilecektir.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Mart 2019 tarihli 114. sayısında yayınlanmıştır.