Aziz Vatan yoldaş ölümünün birinci yılında anıldı (09-08-2010)
Yaşam Ağacı Derneği'nde düzenlenen anma etkinliğine eski mücadele arkadaşları, ailesi ve DİP Girişimi militanları katıldı. Etkinlikte ilk sözü alan eski mücadele arkadaşı Cuma Karagüllü, Aziz Vatan'ın kalemiyle, örgüt bilinciyle örnek bir devrimci olduğunu söyledi. Karagüllü'nün ardından söz alan Vatan'ın mücadele ve hayat arkadaşı Feryal Sarıoğulları, Aziz Vatan'ın politikaya ilk girdiği dönemden başlayarak, onun politik yönelişlerini ve kritik dönemlerdeki tercihlerini anlattı. 12 Mart darbesi ertesinde, Vatan'ın, İstanbul Üniversitesi'nde öğrenciyken yaşadığı 4 günlük gözaltının, Vatan'ın ilk ve son gözaltısı olduğunu söyleyen Sarıoğulları, Aziz Vatan yoldaşın devletin baskı güçlerinden kendisini sakınmada gösterdiği becerinin altını çizdi. Politik katılımlarında ve örgütsel ayrışma kararlarında Vatan yoldaşın dogmatik kurallara bağlanmadığını, her zaman farklı yaklaşımları okuduğunu, eleştirisini sakınmadığını aktaran Sarıoğulları, "80 sonrası yaptığımız okumalarla, daha önce savunduğumuz şeylerin Marksizm'le bir alakası olmadığını anladık" dedi. BSP, ÖDP ve ÖDP içindeyken Patronsuz Generalsiz Bürokratsız Sosyalizm ve İşçi Mücadelesi çevrelerinde örgütlenme süreçlerini anlatan Sarıoğulları, bu süreçte Vatan'ın gençlere çok önem verdiğini, gençlerin örgütlenmesi için çok çaba harcadığını söyledi. Sarıoğulları konuşmasının sonunda, İşçi Mücadelesi döneminden genç bir yoldaşının Aziz Vatan'a yazdığı bir mektubu katılımcılarla paylaştı.
Sarıoğulları'nın ardından söz alan İşçi Mücadelesi döneminden yoldaşı DİP Girişimi üyesi Levent Dölek, Aziz Vatan'ın devrimci kelimesi yerine ihtilalci kelimesini kullanmayı tercih ettiğini vurgulayarak başlattığı konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz buna her zaman önem verdik. Çünkü devrimci günümüzde bir sıfat halini aldı. İnsanların kendilerine bir kimlik yakıştırmak için devrimciyi kullanıyorlar. Bugün CHP'liler bile kendisine devrimci diyebiliyor. Ancak Ali abimiz bize devrimin bir nostalji meselesi değil, bir hedef olduğunu öğretti. Bütün politikamızı, yaşamımızı o hedefe, ihtilale seferber etmemiz gerektiğini öğretti. Biz bunu çok iyi anladık ve onun gösterdiği yolda yürümeye devam ediyoruz."
Aziz Vatan gibi devrimcilerin anma toplantılarında yaşatılabileceğine inanmadığını belirten Dölek, "Ali Dehri gibi komünistler ancak mücadelenin büyümesiyle, eylem alanlarında, grev çadırlarında yaşatılabilir" dedi.
Anma etkinliği Aziz Vatan'ın mücadele arkadaşları ve ailesinin konuşmalarının ardından gösterilen sinevizyon gösterisiyle sona erdi.
