Trakya İşçisinin Sesi toplantısı: Yeniden yeni tarihler yazmak için hep birlikte yola çıkıyoruz!

22 Mayıs’ta Çerkezköy’de Trakya İşçisinin Sesi toplantısında işçiler buluştu, birlikte mücadele etmek, ayrı gayrı demeden sınıf siyasetini fabrikalarda, işyerlerinde örgütlemek için yeni bir adım attı.

Trakya son dönemde işçi sınıfı mücadelesi açısından önemli direnişlere, grevlere ev sahipliği yapıyor. Bu direnişlere, grevlere öncülük eden işçiler, Çerkezköy’de sendika, işkolu ayrımı olmaksızın sınıf dayanışmasını ve örgütlenmeyi büyütmek, işçi sınıfı siyaseti temelinde Trakya İşçisinin Sesi çalışmasını ileri bir düzeye taşımak için biraraya geldi. Grup Tekstil, Lila Kağıt, Pas South direnişlerinden, Adkoturk ve Bel Karper grevlerinden, çeşitli kağıt, tekstil, gıda ve metal fabrikalarından öncü işçilerin yanı sıra toplantıya Tek Gıda-İş Sendikası örgütlenme uzmanı Yunus Durdu ve Petrol-İş Trakya Şubesinden Elba Bant baş temsilcisi İlhan Kaya da katıldı.

Toplantı bir işçi arkadaşımızın yaptığı açılış konuşmasının ardından Devrimci İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Dölek’in konuşması ile devam etti. Levent Dölek yoldaşımız konuşmasında tarihin en tanınmış eşitlik savaşçısı, kölelerin Roma’ya başkaldırısının önderi Spartaküs’ün doğduğu topraklarda bugün işçilerin “patronların kölesi olmayacağız” diyerek mücadele ettiğini vurguladı. Trakya’nın aynı zamanda 1908 Hürriyet devriminin toprakları olduğunu, bugün de işçilerin ekmeğine sahip çıkarken yasaları uygulatmak için istibdada karşı hürriyet mücadelesini de yükseltmek zorunda kaldıklarını ifade etti.

İşçi sınıfının ve mücadelenin dinamizmi toplantıya da yansıdı ve toplantı çeşitli fabrikalardan işçilerin kendi mücadele deneyimlerinden örneklerle, fabrikalarında yaşadıkları üzerinden yaptıkları katkılarla canlı ve yoğun katılımlı bir tartışma şeklinde gerçekleşti. Grev fonunun grev ve direnişler için harcanmasından sendika değişikliklerinde yaşanan mücadelelere, “sendikaya üye ol, sahip çık, denetle!” sloganının mücadelenin önünü açmak ve kazanmak için öneminden her mücadelenin sınıfın öncüsü için ortaya koyduğu derslerle, öncü işçileri mücadeleye kazandırmasıyla aslında o an için kaybedilmiş gibi görünse bile mutlaka kazanımları da olduğuna kadar bir dizi konu toplantı boyunca ele alındı. Bundan sonra Trakya İşçisinin Sesi çalışmasının önüne koyacağı faaliyetlere ilişkin öneriler hep birlikte tartışıldı. Tek Gıda-İş Örgütlenme Uzmanı Yunus Durdu toplantıda Tekel mücadelesinin başlarında İstanbul’da 150 kişiyle yaptıkları bir toplantıda işçileri tarih yazmaya çağırdığını, bu tarihi yazmaya var mısınız yok musunuz diye sorduğunu anlattı. O toplantının ardından 120 kişiyle Ankara’ya yola çıktıklarını, Türkiye’nin her yerinden işçilerle irtibata geçtiklerini aktardı. Ankara’da mücadelenin 35. gününde meydanda 160 bin kişiye ulaşılıyorsa işte tarih budur dedi. Yunus Durdu’nun konuşmasından sonra toplantı, Levent yoldaşın “Yeniden yeni tarihler yazmak için bu yola hep birlikte çıkıyoruz. Var mıyız arkadaşlar?” sözlerinin ardından “Varız” cevabıyla ve alkışlarla sona erdi.

Trakya İşçisinin Sesi, hak verilmez alınır şiarıyla, “sendikaya üye ol, sahip çık, denetle” diyerek ama ayrı gayrı demeden işçilerin birliği için, sınıf siyasetinin sesini yükseltmek için var gücüyle çalışmaya devam edecek.