Türk-İş’li işçiler, İstanbul’da da iş bıraktı (07-07-2009)

Türk-İş'in iş bırakma eyleminin görünür bir eylem biçimini aldığı yer ise Küçükyalı'daki Karayolları Bölge Müdürlüğü oldu. Burada Yol-İş'e bağlı işçilerin yoğun olarak katıldığı, Deri-İş, Belediye-İş, Tez-Koop-İş ve Harb-İş sendikalarının yöneticiler düzeyinde yer aldığı bir eylem gerçekleştirildi. İlk söz Türk-İş Marmara Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak'a verildi. Büyükkucak konuşmasına başlamadan işçilerden "Türk-İş uyuma sabrımızı taşırma" sloganları yükseldi. Büyükkucak, işçilerin eleştirilerinin haklı olduğunu söyleyerek sözlerine başladı. Hükümetin tutumunu eleştiren Büyükucak, Erdoğan'ın işçilere rest çektiğini Türk-İş'in restine restle karşılık verdiğini savundu. Ankara'da 8 Temmuz günü yapılacak olan Başkanlar Kurulu toplantısına işaret eden Büyükkucak, yeni eylem kararlarının alınabileceğini söyledi. Bu sözler işçilerin "söz bitti sıra eylemde" ve "genel grev, genel direniş" sloganlarıyla kesildi.

Daha sonra sözü alan Yol-İş 1. Bölge başkanı Erdem Arcan konuşmasına 1988 yılında Darphane grevinde tutulan grev günlüğüne yazılmış satırları okuyarak başladı. Bu satırlarda Darphane işçilerinin mücadelesini destekleyen ve ezenlere karşı mücadelelerini cesaretlendiren sözler ediliyordu. Bu sözler bugün Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'a aitti. Başbakanın dün söyledikleriyle bugün yaptıklarının çelişkili olduğunu söyleyen Arcan, bir dönem değiştim söylemini kullanan Erdoğan'ın esas olarak sermaye ve kapitalizm tarafından değiştirildiğini söyledi. Arcan'ın konuşmasında sendikal güçbirliği vurgusu son derece önemliydi. Bugün Türk-İş, DİSK, Hak-İş demeden birleşik mücadeleyi örgütlüyoruz diyen Arcan, tek çıkar yolun mücadele olduğunu vurguladı. İşçiler Arcan'a "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganlarıyla destek oldu. Bahar eylemleri öncesinde masaya %40 zam önerisiyle gelen Turgut Özal'ın işçilerin seferberliği sonucu önce %146 zamma razı olduğunu ardından da iktidardan düştüğünü, 95 eylemleriyle Çiller'in %0 zammının geri püskürtüldüğünü ve yine sonuçta işçilerin Çiller'i de düşürdüğünü hatırlatan Arcan, AKP'yi de uyardı ve "uyuyan devi uyandırmayın yoksa bu dev sizin de gitmeniz için gereken her şeyi yapacaktır" diye konuştu. Arcan sözlerini "gerçek burada, gerçek emekçilerdir, gerçek alınteridir" sözleriyle noktaladı.

Eylemin bitmesinin ardından tüm işçiler yemekhanede birlikte yemek yediler ve sendika temsilciliğinde gelişen süreci tartıştılar. Bu konuşmalarda Türk-İş yönetimine güven olmadığı açıkça ortaya çıkıyordu. Ancak daha önce Türk-İş yönetimine karşı yapılan protestoların, Mustafa Kumlu'yu eylem çağrısı yapmaya zorladığı fikrinin işçilerce paylaşılması, bu eylemlerin işçilerin kendine güvenini arttırdığının birer deliliydi. Tüm işçiler ertesi gün yapılacak başkanlar kurulu toplantısından eylem kararı beklediklerini ifade ettiler. Zaten bu tutumlarını da eylemde sloganlarla ifade etmişlerdi. Sık sık sendikalar arası güç birliğine olan ihtiyaç ve artık birlikte hareket etmenin zorunluluğu vurgulandı.

isci-turkis3.jpg